30 Temmuz 2016 Cumartesi

Halisiz rabitanin ustunde yazılmış şiirler gönderen adamlar vardı bir zamanlar.
Kurşun kalemin agirligi vardı üstünde
Nazım hikmetin yasanmisligini
Aşkını yazmıştı parmakları
Kadınım demişti
Hosgeldin kadınım.

Sevilmeliydi kadınlar
Diyor ya şair:
"Elleri nar cicegini ezer gibi "
Naif narin kırmadan sevmeliydiniz bizi.

Şiir vaktinin ne zaman geleceği belli olmuyor efendim.seni uykundan uyandirip ansızın,
Geri göndermiyor yarı ölüm durumuna.
Ezan sesleri horoz ötüsleri,
Pencereden gelen ayazda usumussundur de hani
Cekmissindir perdeni

Sen sevgilim
En güzel uykularin faili
Benden aldığını sana eklesin şimdi
Bu ezanlarin sahibi

Yorgunluğundan bosvermisliginden,
Salaş ruhunun son emelinden
Yalnızlığını saklamandan gitmenden,
Bir tek ben anlasaydim seni.

Ellerimin hiç yanaklarında olmayacagini bilmek
Ruhun ne kadar yakınsa
Herşeyin uzak
Biz diye birşeyi dillendirmeyi bilmem sevgilim
Nihayetinde sen bana gelmeyeceksin.
Hep gelecekmiş gibi duran sensin
Her seferinde kaçan benden.
Şimdi artık sende kendi yoluna
Cevrilmelisin

Uykular tutmuyor nicedir.
Deli insanlarin sorunları bunlar
Neyi kafana taktiysan uyutmuyor
Neyi sevdiysen
Son uyku misali
Bir turlu doyulmuyor.

Sevgilim sen şimdi kim bilir hangi şehirde kimin solugundasin.Hangi gözlere isabet edersin de ben bilmem.
Hangi havayı solursun
İrmaksiz misin susuz mu
Yolunu mu bulamadın sonunu mu
Sana gel demeyecegim artık.Sen yolu biliyorsun.
Sana gitmeler yakisirken
Bana gelmen doğru olmazdı zaten.
E o halde git
Neyi bekliyorsun
Çık hayatımdan git
Girmedigin bilmedigin duvarlar ardında gölge oyunu yapma
Geleceksin diye kandırma
Senin olmayacagini bende,
Yahut hiç olmayışımi sinende
Kuşlar bile biliyor

Beni kandırma
Çıkartma kelebeklerimi kozalarindan
Hazirlik yaptırma
Sen en iyisi
Beni hiç yorma
Yorma.

31.07.2016
05:36

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder